HAYATIMIZDA KİTAPLAR / Seyir

PİRAYE/SEYİR

“Eksikliğin boş gözleriyle büyümüştü Mina…

Küçük bir kızken bunu ilk fark ettiğinde, şaşırmıştış olmayan her ne ise kalbinin orta yerinde, orada bir oyuk oluşturmuştu sanki. Bozuktu. Defoluydu. Büyüdü, genç bir kadın oldu ve bir karar verdi; “Madem eksiğim ben, bu eksikliği kapatacak olan malzeme başkalarında olmalı. Onların sözleri, onların ilgisi, onların tanımları, onların yorumları…”

Aşklar da oldu yaşamında, kırgınlıklar, savruluşlar da… Kaybetti, ama yıkılmadı yeniden ayağa kalktı. Bir sergi açılışında Celal ile göz göze geldiği ilk an, bir tokat patlamıştı sanki yüzünde. Deli gibi çarpan kalbinin sesini duyuyor, bu gergin ama bir o kadar da gizemli erkeği izlemekten kendini alamıyordu.

Mina, onu kendi dönüşümüne götürecek uzun bir yolculuğa çıkmaya hazırdı artık!”

” Seyir eden misin, seyreden mi bu alemde?”

Piraye ‘nin SEYİR kitabı romansılaştırılmış bir kişisel gelişim kitabı .

Mina adlı karakterimizin dönüşüm seyrinin 3 bölümde anlatıldığı kitabın;

Birinci bölümünde, kendini eksik gören Mina’ nın istemediği halde kendini kabullendirme çabaları birlikteliği ve uzun yıllar süren acıları anlatılmış. ” Yaşamın içine giremiyorum. Sadece yaşamaya devam etmeye çalışıyorum insanlarla minimum kontakla” diyor kendiside hayatını anlatırken zaten. (Bu bölümün çabucak bitip kendine yaptığı eziyet bitsin istiyor insan )

İkinci bölümünde, Mina’nın, elinden tutup alt üst olmuş hayatında düştüğü oyuktan çıkmasına yardımcı olan Magistra ile kendini buluşu ve yaşama nedenini kavrayıp bu yolda edindiği tecrübeleri, adım adım gerçekleşen dönüşüm yolculuğu anlatılıyor. (Kişisel gelişimin yoğun olarak anlatıldığı bölüm aynı zamanda, o kadar çok tekrarlanıp uzatılmış ki çoğu okur bu bölümde sıkılıp kitabı bırakabilir.)

Üçüncü bölüm sonuç bölümünde ise, kendine acımaktan vazgeçmiş yaşam felsefesini bulmuş hatta diğer insanlarada dokuna bilecek seviye gelmiş, dönüşümü tamamlanmış güçlü bir kadın olarak çıkıyor karşımıza Mina.

(Bence dönüşüm var olduğumuz sürece, fark ettiğimiz sürece devam eden bir yol bir süreç, bakış açınız bu yolda sizi hedefinize götürebileceği gibi kayıp olmanıza da neden olabilir.)

Yazımı, kolay anlaşılır ve akıcı olmasına rağmen çoğu tekrarlar nedeniyle sıkılına bilecek bir kitap .

“Hiç korkmamış olsaydın keşke.

Hiçbir korkuyu tatmamış olsaydı bilincim ve bedenim.

Korunmaya ve savunmaya gerek duymasaydım.

Korkuyu bilmeyen canımın istediği gibi davranıp, korkuyu bilmeyen canımın istediği gibi konuşsaydım.

Gerçekten nefes alabilseydim her an.

Gerçekten yaşayabilseydim.

Ben olsaydım sadece, en doğal halimle.

Gerçekte yaşayabilseydim keşke.

Öyle uyansaydım her sabah; öyle tat alsaydım, öyle dokunsaydım, öyle koklasaydım tüm kokuları, öyle duysaydım sesleri… Öylece, kendime özgülüğümle, özgünlüğümle olsaydım bu dünyada, bu rüyada.

Kendine özgü, özgün ve özgür.

Var olaydım.

Olabilir miyim?

Keşke…”

İyi okumalar.

Hayatınızdan kitaplar hiç eksik olmasın.


Tags:


Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir